Japonya’da Kaç Yaşında Evlenilir? Bir İzmirli’nin Gözünden
Japonya’daki evlilik yaşına bakarken bir yandan kendimi düşündüm. İzmir’de, yani sıcak, güneşli, her an kahkaha atan bir ortamda büyüdüm. Ailem hep “Biraz daha erken evlen” derken, ben Japonya’da evlenme yaşının neden bu kadar geç olduğunu merak ettim. Ama tabii burada hemen söyleyeyim, “Japonya’da kaç yaşında evlenilir?” sorusunu sormamın ardında hayatımı gözden geçirmem değil, tamamen eğlenceli bir keşif vardı! Çünkü bir insan, 25 yaşında olduğunda hala “Bekarım” demekten çekinirken, Japonya’da 30’larında evlenmek neredeyse “normal” bir şey. Hadi gelin, bu durumu birlikte keşfedelim!
Japonya’da Evlilik: 30’larında Başlıyor, 40’larında Düşünülüyor
Şimdi bir durup düşünün. Ben İzmir’de 25 yaşında bir adamım. Ve herkes sürekli evlilik, ilişki, hayatın anlamı gibi sorular soruyor. “Ne zaman evleniyorsun?” sorusu, sabah kahvemi içerken bile peşimi bırakmıyor. Ama Japonya’da durum farklı. Evet, Japonya’da evlenme yaşı… ya da daha doğrusu “evlenme zamanına gelmek” biraz daha geç. Japonya’da kadınlar genellikle 29-30 yaşlarına kadar evlenmiyorlar. Erkekler ise 32-34 yaşlarına kadar sabırlı oluyorlar. Yani, aslında Japonlar evlilikte acele etmiyorlar. Orada insanlar, evlenmeden önce bir kariyer kurma, hayatı doyasıya yaşama, hobilerini keşfetme gibi “öncelikleri” var. Vay be, Japonlar hayatı bizden daha mı dolu dolu yaşıyor?
Bir arkadaşım geçen gün Japonya’dan geldi, soruyu ona sordum: “Japonya’da evlenme yaşları ne zaman başlıyor?” O da bana “Burada herkes 30’una kadar hayatı yaşıyor, sonra evlenip çocuk yapıyorlar,” dedi. “Neden bu kadar erken evlenelim ki?” diye ekledi. İnanabiliyor musunuz? Japonya’da evlilik, hayatın bir parçası olarak bile kabul edilmiyor, sadece “ilk iş” değil. Halbuki bizde, 25 yaşındaki arkadaşım hala “Baba, ben daha evlenmedim” derken ben sürekli evlilik tarihi veriyorum. Bu kadar fark var mı?
İzmirli Bir Genç Olarak Japonya’yı Anlamak
Japonya’da evlenme yaşını duyunca kafam karıştı. “Bizimle mi dalga geçiyorlar?” diye düşündüm. Çünkü İzmir’de her şey çabuk oluyor. Hani şöyle ki: “Gel bir çay içelim” dediğinizde bile bir bakıyorsunuz, bir hafta sonra nişanlanmışsınız! Bizde evlenmek, bir olay gibi başlıyor, sonra gündelik yaşamın içinde eriyip gidiyor. Ama Japonya’da işler farklı. Bir arkadaşım, Tokyo’da tanıştığı birini 3 yıl boyunca sadece arkadaş olarak görüp, sonra evlenmeye karar vermiş. Ve şimdi mutlu! Bize bakınca, bu biraz kafa karıştırıcı olabilir, ama işte Japon kültürü böyle. Acele etmiyorlar. Hatta Japonya’da evlilikten önce “iletişim becerisi” geliştirme süreçleri çok ön planda. Zaten evlilik de bir şekilde “bütünlük” üzerine kurulu.
İç Ses: “Beni Bırakın, Ben Sadece Huzurluyum!”
Mesela, geçenlerde ofiste Japonya’daki evlilik yaşlarını konuşuyorduk. Bir arkadaşım bana dedi ki: “Yani, Japonlar 30’larında evleniyorlar. Neden bizde de bu kadar acele var?” O an düşündüm: “Ya haklılar aslında. Bizim kültürümüz biraz fazla aceleci, değil mi?” Hemen iç sesim devreye girdi: “Ben de işimi kurayım, biraz daha para kazandım, evlenirim. Dur, bekleyin bakalım.” Evet, belki bir noktada Japonlar daha mantıklı yaklaşabiliyorlar. Çünkü bizdeki gibi “Evlen de şu işleri yapalım” yaklaşımı yok. Japonlar, evlilikten önce çok iyi bir hayat kurmayı tercih ediyorlar. Evlilik, sonuçta bir başlangıçtır, bitiş değil!
Japonya’da Evlilik, Bizim Gibi Hızlı Olmaz
Japonya’da evlenme yaşı ne kadar geç olursa olsun, bir şey kesin: Evlilik, ciddi bir iştir. Burada insanlar gerçekten eşleriyle uyum içinde olmayı istiyorlar. Düğün de öyle sıradan bir kutlama değil. Orada, düğünler ciddi anlamda bir kültür meselesi. Her şeyin “planlı” olması lazım. Mesela bir Japon, eş adayıyla birlikte bir akşam yemeğine çıkmak için tam bir yıl önceden tarih verir. O kadar planlılar yani! Bizim gibi “Yarına gel, düğüne gidelim” yaklaşımını hiç göremezsiniz.
Sonuç: Benim için Hayal, Onlar İçin Gerçek
Japonya’da evlenme yaşının yüksek olmasının bir anlamı var. Oradaki insanlar evlilikten önce hayatlarını bir düzene sokmayı, kariyerlerini sağlamlaştırmayı tercih ediyorlar. Bu çok mantıklı bir şey gibi görünüyor. Ama yine de, ben İzmir’de 25 yaşındayken hala hayatı nasıl yaşayacağım konusunda biraz bocalıyorum. Benim için, belki de Japonya’daki gibi plan yapmayı biraz daha öğrenmem gerekecek. Ama kesin olan bir şey var: Bizdeki gibi “Evlenecek misin?” soruları yerine, belki de “Hayatını nasıl yaşamak istersin?” sorusunu daha çok sormalıyız. Sonuçta, Japonya’da evlenme yaşı kaç olursa olsun, her şeyin zamanla olacağı kesin. Ve bir gün, belki ben de 30 yaşında, her şeyimi oturtmuş bir şekilde evlenirim. Kim bilir?